Gaziantep'te ilk müze 1944 yılında hizmete girdi. Daha sonra, Nuri Mehmet Paşa Cami'ne, 1969 yılında ise bugünkü Arkeoloji Müzesi'ne taşındı. 2005'de Zeugma'da bulunan mozaik ve ferskleri teşhir etmek amacıyla hemen bitişiğinde yeni bir bina daha hizmete girdi.Bir galeri ile geçilen eski binada ise tarih öncesi çağlardan başlayıp İslam dönemine kadarki döneme ait eserler sergilenmektedir.
ADRES:Şehit Kamil Ocak Caddesi
HASAN SÜZER ETNOGRAFYA MÜZESİ
Müze binası, 19.yüzyılın başlarında inşa edilmiş, kesme taş duvarları ve kiremitli kırma çatısı olan geleneksel bir Gaziantep evidir.1985'de
restorasyonu tamamlandıktan sonra
'' Hasan Süzer Etnoğrafya Müzesi'' olarak kullanılmak şartıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağışlandı.Gaziantep Müzesi'nde bulunan etnoğrafya bölümü bu binaya taşındı ve konak,müze olarak düzenlendi.
DÜLÜK BÜYÜK MAĞARA VE ÇEVRESİ
DÜLÜK
Gaziantep'in 11 km. kuzeyindeki Dülük Köyü ve
çevresi,insanlık tarihinin belli başlı tüm evlerine tanıklık etmiş,bunların
izlerini günümüze ulaştırmıştır. 30-40 bin yıl önce yaşamış insanların
kullandığı taş aletler,Miras yeraltı tapınağı ,görkemli kaya mezarları,devası
boyutta kaya bloklarının çıkarıldığı taş ocaklarıyla adeta bir açık hava müzesi
gibidir.
DÜLÜK MİTRAS TAPINAĞI
Anadoluda bulunan ilk mitras yeraltı tapınağıdır. Bu tapınak iki salonludur ve tapınağın mihrabı konumundaki merkezi Nişte Tauroktoni adı verilen boğa öldürme sahnesi kabartma halinde işlenmiştir.Tanrı Mitras bir boğayı öldürürken resmedilmiştir ve etrafında gezegenleri simgeleyen yıldızlar,takım yıldızları simgeleyen akrep, yılan, köpek gibi figürler vardır.I.yüzyılda Tarsus'tan yayılmaya başlayan Mitras kültü, III.yüzyılda İskoçya ve Büyük Sahra'ya kadar ulaşmıştır.
Mitras ayinlerinde kurban edilen boğanın kanı içilir,hemde bu kanla yıkanılırdı.Böylece yok olan bir çağı simgeleyen boğanın temsil ettiği tanrının gücüne ve ölümsüzlüğüne kavuşulacağına inanılırdı.
ADRES:Dülük'te Keber tepesinin güney eteğinde.
DOLİKHE ANTİK KENTİ
ADRES:Dülük
ŞEYH FEYTULLAH (ŞIH) CAMİ
Halk arasında ''Aşağı Şeyh Cami '' olarak da adlandırılmaktadır. Gaziantep'teki en önemli kulliyenin camisidir. Cami ile külliyenin diğer yapıları arasındaki ilişki günümüzde kopmuş durumdadır.Külliyede, zaviye, hamam ve medrese vardır.Vakviye tarihine göre 1563'de yapılmıştır.
Ortada sekizgen taş ayağa oturan ve
yelpaze şeklinde açılan tonozlarla, askı kemerlere bağlanan
bir örtü
sisteminesahiptir.Bir örtü sistemi Şeyh Fetullah Cami'nden başka şimdiye kadar
hiçbir camide görülmemiştir.Eser özgünhalini büyük ölçüde korur.
ADRES:Şahinbey , Kepenek mahallesi.
ÖMERİYE CAMİ
Caminin kitabesinde Halife Ömer zamanında
yapıldığı 1210,1785 ve 1850 yıllarında üç onarım geçirdiği yazılıdır. Gaziantep'teki en eski camilerden Mihraba parelel iki nefli, dikdörtgen planlı, düzgün kesme taştan yapılmıştır.Kara taş ve kırmızı mermerden yapılan sivri görünümlü mihrabı dikkat çekicidir.
Cami yapısının içinden yükselen minare,silindir gövdeli ve basık, Şerefesinin korkulukları taş işçiliğinin güzel örneklerini yansıtır.
ADRES:Şahinbey,Düğmeci Mahallesi
TAHTANİ (TAHTALI) CAMİ
Ahşap olması nedeniyle halk tarafından Tahtalı
Cami olarak da adlandırılmaktadır.1557 tarihinde yapıldıgı sanılmaktadır.Kırmızı mermerden, yarım daire biçimindeki mihrap oldukça ilginçtir.1804 yılında ve 1958-1960 yılları arasında onarım görmüştür.
Cami olarak da adlandırılmaktadır.1557 tarihinde yapıldıgı sanılmaktadır.Kırmızı mermerden, yarım daire biçimindeki mihrap oldukça ilginçtir.1804 yılında ve 1958-1960 yılları arasında onarım görmüştür.
NURİ MEHMET PAŞA CAMİ
Caminin kurucusu peygamber soyundan Hacı Osman oğlu Şeyh Ramazan efendidir.Yapı, cami ve kastelden oluşan bir külliyedir.1672 yılında inşa edilen cami, bitişigindeki metreseyi yaptıran Ahmet Çelebi'nin adıyla anılmaktadır.Camide ahşap işçiliğini çok iyi yansıtan örnekler ve kadınlara ait bir bölüm vardır.
ADRES:Ulucanlar Mahallesi
ALAÜDDEVLE(ALİ DOLA) CAMİİ
Halk arasında Ali Dola Cami adıyla da bilinir.
1479-1515 tarihleri arasında Dul Kadir oğulları'ndan Alaüddevle Bozkurt Bey
zamanında yapıldığı
sanılmaktadır.Sadece minaresi orijinal olarak günümüze ulaşa bilen cami, 1901 yılında giriş yüzü siyah ve beyaz taşlardan tek kubbeli olarak tümüyle yeniden yapılmıştır.
sanılmaktadır.Sadece minaresi orijinal olarak günümüze ulaşa bilen cami, 1901 yılında giriş yüzü siyah ve beyaz taşlardan tek kubbeli olarak tümüyle yeniden yapılmıştır.
ADRES:Uzun Çarşı'nın batısı, Eski Saray Caddesi..
TEKKE CAMİ
Kayıtlarda adı Mevlevihane Cami olarak geçer.Hücreler, semahane, yönetim ve Mevlevi dervişlerinin oturma odaları, tuvaletler, havuzlar, küçük ve kısa minareden oluşan eserler topluluğudur.1638 yılında Mustafa Ağa adına bir Türkmen Ağası tarafından yapılmıştır.1901-1903 yıllarında çıkan büyük yangınlarla gelir getiren yapıları tamamiyle yanmıştır.Zamanın Mevlevi şeyhi ve vakfın mütevellisi olan Şeyh Mehmet Münip Efendi tarafından yanan yerler yeniden yaptırılmıştır.
Caminin minaresi, altından geçen yol nedeniyle dikkat çekiçidir.Vakıflar Müdürlüğü tarafından onarılıp Mevlevi Müzesi haline getirilmiştir.
ADRES:Şahinbey, Kozluca Mahallesi
EYÜPOĞLU CAMİ
Eyüboğlu Ahmet adlı bir bilim adamının yardımıyla 14.yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır.Düzgün kesme taştan yapılmış olan cami günümüzde boyanmış olduğundan, özgünlüğünü yitirmiştir.1947 tarihinde büyük bir onarım geçirmiştir.
ADRES:Şahinbey,
Eyüpoğlu Mahalesi
ALİ NACAR CAMİ
bilinir.Müezzin mahfiline çıkan merdiven üzerinde 1213 Hicri tarihi yazar Gaziantep'in en büyük camilerin dendir.Mihraba paralel iki nefli dikdörtgen planlıdır.
ADRES:Şehit Kamil,Yaprak Mahallesi
AHMET ÇELEBİ CAMİİ
Gaziantep Ulucanlar Mahallesi’nde bulunan Ahmet Çelebi Camisi’ni, kitabesinden öğrenildiğine göre Hacı Osman oğlu Şeyh Ramazan Efendi 1672 yılında yaptırmıştır. Caminin yanına Ahmet Çelebi sonraki yıllarda bir de medrese eklemiştir. Camiye Ahmet Çelebi isminin verilmesi yanındaki medrese yapılırken caminin de onarım görmesinden kaynaklanmaktadır. Nitekim caminin mihrap üzerindeki yazıtında da Hacı Osman oğlu Şeyh Ramazan Efendi’nin 1672’de bu camiyi yaptırdığı yazılıdır. (Merkez)
Gaziantep Ulucanlar Mahallesi’nde bulunan Ahmet Çelebi Camisi’ni, kitabesinden öğrenildiğine göre Hacı Osman oğlu Şeyh Ramazan Efendi 1672 yılında yaptırmıştır. Caminin yanına Ahmet Çelebi sonraki yıllarda bir de medrese eklemiştir. Camiye Ahmet Çelebi isminin verilmesi yanındaki medrese yapılırken caminin de onarım görmesinden kaynaklanmaktadır. Nitekim caminin mihrap üzerindeki yazıtında da Hacı Osman oğlu Şeyh Ramazan Efendi’nin 1672’de bu camiyi yaptırdığı yazılıdır. (Merkez)
KENDİRLİ KİLİSESİ
Kilise, 1860 yılında Fransız misyonerler ve 3.Napolyon'un yardımı ile yapılmıştır.Katolik Ermeni kilisesi. Dikdörtgen planlı olup geniş bir bahçe içerisinde siyah kesme taştan bir temel üzerine beyaz kesme taşlarla yapılmıştır.Üç basamakla ahşap, üzeri üçgen alınlıklı, yanları sütun hayelidir.Tabanda kırmızı ve beyaz renk tonlarında mermerle yapılmış santranç tahtası motifli döşemeler dikkat çekicidir.Günümüzde toplantı salonu olarak kullanılmıştır.
ADRES:Şahinbey, Bey Mahallesi
ARABAN KALESİ
Yüksek ve üzeri oldukça düz olan tarih öncesi bir höyük üzerindedir.Kalenin
gözle görünen kalıntıların hemen hepsi orta çağda yapılmış kale-şehirden
kalanlardır.Araban, 11-12.yüzyıllarda Urfa Haçlı Konukluğu'na bağlı, o dönemde
önemli bir merkez konumundaydı.Günümüzde eski önemini yitirmiş, küçük bir ilçe
merkezi halindedir. Ortaçağ kalesinin planı ve detayları tam olarak
bilinmez.Tepe üzerinde blok taşlarla inşa edilmiş, cami olarak kullanılmış
büyük bir yapı vardır.
ADRES:Araban
İlçe merkezinde
BELEDİYE (ŞİRE) HANI
Hanın üç cephesinde yer alan kitabelerden yapı hakkında bilgi edinmek mümkündür.Mimarı Kirkos olarak belirtilmiştir.Klasik Osmanlı han mimarisinin birçok özelliğini taşıyan eser, dikdörtgen planlıdır. Düzgün kesme taşla inşa edilmiştir ve kırma çatı kiremitle örtülüdür.Diger hanlardan ayıran özelliği üç cephesinde anıtsal taç kapıların yer almasıdır. Yakın zamanlarda restore edilmiştir.
ADRES:Şahinbey,
Belediyesi Caddesi
KÜRKÇÜ HANI
Kitabesinde 1890 yılında inşa edildiği
yazar.Sonradan yapılan tamiratla günümüze sağlam olarak gelmiştir. Osmanlı han mimarisi içinde tek avlulu, iki katlı hanlar grubuna girer. Zemin katta dükkan,depo ve ahırlar,üst katta yolcuların konaklaması için yapılmış odalar bulunur.Avlu geçidinin doğu-batı yönünde uzanan sivri beşik tonozunun orta kısmında, hafif kabartma olarak yapılmış altı kollu yıldız motifi vardır.
yazar.Sonradan yapılan tamiratla günümüze sağlam olarak gelmiştir. Osmanlı han mimarisi içinde tek avlulu, iki katlı hanlar grubuna girer. Zemin katta dükkan,depo ve ahırlar,üst katta yolcuların konaklaması için yapılmış odalar bulunur.Avlu geçidinin doğu-batı yönünde uzanan sivri beşik tonozunun orta kısmında, hafif kabartma olarak yapılmış altı kollu yıldız motifi vardır.
ADRES:Şahinbey,
Boyacı Mahallesi
ESKİ BÜYÜK BUĞDAY PAZARI HANI
19.yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır.Tek katlı handır.Kuzey cephesinde yola açılan bölümü dükkanlara ayrılmıştır. Beyaz kesms taş kullanılmış. İç avluda 11 adet oda vardır.Eyvanla geçilen
bölümde bir ahır vardır.Farklı zamanlarda çok sayıda eklemeler yapıldığı için özgürlüğünü kaybetmiştir.
ADRES:Şahinbey, Kozluca Mahallesi
MECİDİYE (NAKIP) HANI
Ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmemektedir.Ancak 1756 tarihli kayıtlarda Nakıp Hanı olarak adı geçer.Osmanlı han mimarisi içinde tek avlulu, iki katlı hanlar grubuna girer. Yamuk planlı avlusu, zemin katta dört taraftan çeşitli boyut ve şekillilerdeki mekanlarla üst katta ise revakla kuşatılmıştır.Doğu batı cephelerinde avlu ile ilişkileri olmayan tek katlı dükkanlar ve hana girişi sağlayan cümle kapısı bulunur.
ADRES:Şahinbey,Eski Saray Caddesi
KEMİKLİ BEDESTENLERİ
17.yüzyılın ikinci yarısında yapıldığı düşünülür.Burada iki bedesten vardır ve yanyanadır.Her ikiside kapalı çarşı plan tipi olarak düzenlenmiştir. İki taraflı dükkanlar vardır ve dükkanlar arasındaki geçiş bölümü beşik tonozla örtülüdür.Yapıların girişi karataş ve keymik taşı kullanılarak iki renkli yapılmıştır.Günümüzde de bedesten işlevini sürdürürler.
ADRES:Şahinbey,Şehitler Caddesi
Hüseyin Paşa Küleyesi'ne katılmıştır.Kesme kara taş ve keymik taşından, 2 renkli olarak yapılmış ADRES:Şahinbey,İsmet Paşa Mahallesi.
HİSAR ANIT MEZARI
10-11 metre yüksekliğindeki anıt mezar,yapımı tekniği ve biçim olarak 2.-3. yüzyılları işaret eder. Düzgün kesilmiş taş bloklarından inşa edilmiş ve mezar odası ,kaide kısmı, sütunlu galeri ve piramidal çatı olmak üzere üç bölümden oluşur. Mezar odasının üzerinde yükselen dört köşede silmeli paye sütunlar,piramidal bir çatıyı taşır. Çatının ortasında korint düzeninde bir sütun başlığı vardır.
ADRES:Araban'ın Hisar Köyü'nde.
1635
tarihli vakfiyesi ve Mevlevi hane'nin semahane kapısı üzerindeki 1638 tarihli
Farsça kitabesinden,Ayıntap Sancak Beyi Türkmen Mustafa Ağabin Yusuf tarafından
yaptırıldığı anlaşılır.1901-1903 yılları arasındaçıkan yangında, bütün binalar
yanınca Feyzullahoğlu Şeyh Mehmet Muhip Efendi tarafından onarılmıştır.
Tahmis "kahve dövülen yer" anlamına gelir.Tahmis Kahvesi uzun yıllar "Lokuslu kahvehane", "Tömbekici Kahvehanesi"olarak da anıldı. Cumhuriyetin ilan edildiği yıllarda, Halkevi'nden sonra bilinen en büyük salon olması nedeniyle, toplantısalonu olarak kullanıldı.
ADRES:Tekke camii'nin yanında.
Yukarıda belirtmiş olduğum belirtmiş olduğum
yerlerin tamamı olmasada bir kısmını mutlaka
gezmenizi öneririm...
İlgili yerlere ulaşım vs. sorularınız için yorum bırakabilir yada mail ile bana ulaşabilirsiniz...
ESKİ BÜYÜK BUĞDAY PAZARI HANI
19.yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır.Tek katlı handır.Kuzey cephesinde yola açılan bölümü dükkanlara ayrılmıştır. Beyaz kesms taş kullanılmış. İç avluda 11 adet oda vardır.Eyvanla geçilen
bölümde bir ahır vardır.Farklı zamanlarda çok sayıda eklemeler yapıldığı için özgürlüğünü kaybetmiştir.
ADRES:Şahinbey, Kozluca Mahallesi
MECİDİYE (NAKIP) HANI
Ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmemektedir.Ancak 1756 tarihli kayıtlarda Nakıp Hanı olarak adı geçer.Osmanlı han mimarisi içinde tek avlulu, iki katlı hanlar grubuna girer. Yamuk planlı avlusu, zemin katta dört taraftan çeşitli boyut ve şekillilerdeki mekanlarla üst katta ise revakla kuşatılmıştır.Doğu batı cephelerinde avlu ile ilişkileri olmayan tek katlı dükkanlar ve hana girişi sağlayan cümle kapısı bulunur.
ADRES:Şahinbey,Eski Saray Caddesi
KEMİKLİ BEDESTENLERİ
17.yüzyılın ikinci yarısında yapıldığı düşünülür.Burada iki bedesten vardır ve yanyanadır.Her ikiside kapalı çarşı plan tipi olarak düzenlenmiştir. İki taraflı dükkanlar vardır ve dükkanlar arasındaki geçiş bölümü beşik tonozla örtülüdür.Yapıların girişi karataş ve keymik taşı kullanılarak iki renkli yapılmıştır.Günümüzde de bedesten işlevini sürdürürler.
ADRES:Şahinbey,Şehitler Caddesi
DEMİRLİGANE ÇEŞMESİ
Mevcut mimarisi yakın zamanda yapılmıştır.Eski
fotoğraflarda çeşmenin kesme taştan yapıldığı ve bir kitabesinin olduğu
görülmektedir.Kitabesinde yapım tarihi 1592 ,onarım tarihi 1959 yazmaktadır.
ADRES:Şahinbey
,Kozluca Mahallesi.
HÜSEYİN PAŞA(KÖŞEÇ AHMET) ÇEŞMESİ
1826'da yaptırılmıştır.1872 yılında tümüyle
Hüseyin Paşa Küleyesi'ne katılmıştır.Kesme kara taş ve keymik taşından, 2 renkli olarak yapılmış ADRES:Şahinbey,İsmet Paşa Mahallesi.
HİSAR ANIT MEZARI
10-11 metre yüksekliğindeki anıt mezar,yapımı tekniği ve biçim olarak 2.-3. yüzyılları işaret eder. Düzgün kesilmiş taş bloklarından inşa edilmiş ve mezar odası ,kaide kısmı, sütunlu galeri ve piramidal çatı olmak üzere üç bölümden oluşur. Mezar odasının üzerinde yükselen dört köşede silmeli paye sütunlar,piramidal bir çatıyı taşır. Çatının ortasında korint düzeninde bir sütun başlığı vardır.
ADRES:Araban'ın Hisar Köyü'nde.
Tahmis "kahve dövülen yer" anlamına gelir.Tahmis Kahvesi uzun yıllar "Lokuslu kahvehane", "Tömbekici Kahvehanesi"olarak da anıldı. Cumhuriyetin ilan edildiği yıllarda, Halkevi'nden sonra bilinen en büyük salon olması nedeniyle, toplantısalonu olarak kullanıldı.
ADRES:Tekke camii'nin yanında.
BURÇ ORMANLARI GEZİ VE MESİRE ALANI
350 hektarlık çam ormanı ile kaplı Burç Ormanları
Gazianteplilerin dinlenme,eğlenme,spor yapma, piknik yapma ihtiyaçlarını
gidermek amacıyla gittikleri bir yerdir.Kentten kolaylıkla ulaşabildiği için
piknik alanı olarak da kulanılmaktadır.
ADRES:Merkezin
2 km. batısında. Yukarıda belirtmiş olduğum belirtmiş olduğum
yerlerin tamamı olmasada bir kısmını mutlaka
gezmenizi öneririm...
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder